Plastik atık problemi, global olarak gün geçtikçe daha büyük bir kriz halini alıyor. Her yıl üretilen 400 milyon ton plastiğin sadece %9’u geri dönüştürülebiliyor. Büyük bir kısmı da depolama alanlarına gömülüyor ya da doğaya karışarak yeryüzünde birikiyor. Yapılan araştırmalara göre, her yıl denizlere yaklaşık 8 milyon ton plastik atık karışıyor. Bu plastikler, su altı ekosistemlerini tehdit ediyor ve su altı canlıları için ölümcül tehlikeler yaratıyor. Ayrıca, mikroplastikler olarak bilinen küçük parçacıklar, gıda zincirimize de sızarak insan sağlığını riske atıyor.
Bu kritik soruna çözüm arayışında olan tasarımcılar, yenilikçiler ve toplumsal hareketler; plastik atıkları azaltmak ve geri dönüştürmek için yeni yollar arıyor, materyalleri yaratıcı yöntemler ile kullanarak pozitif etki yaratmaya çalışıyorlar. Bu yazımızda, kolektif bir hareket başlatan ve topluluk olarak takdir ettiğimiz, Hollandalı endüstriyel tasarımcı Dave Hakkens’in öncülüğünde gelişen Precious Plastic hareketini keşfedeceğiz.
Dave Hakkens Hakkında
Dave Hakkens, tasarım ve inovasyon alanındaki tutkusuyla bilinen Hollandalı bir endüstriyel tasarımcıdır. Eğitim hayatına 2009 yılında Sint Lucas Akademisi’nde başlamış ve Design Academy Eindhoven’da bitirmiştir. Mezuniyet projeleri, onun tasarım dünyasında büyük bir etki yaratmasına sebep olmuştur.
Phonebloks, Hakkens’in dikkat çeken projelerinden biridir ve modüler telefon konsepti ile teknolojik cihazların ömrünü uzatmayı hedefler. Projede, telefonun her bir parçası bağımsız olarak değiştirilebilir, bu sayede elektronik atık miktarı azaltılır ve cihazların daha sürdürülebilir hale gelmesi sağlanır. Phonebloks, teknoloji dünyasında devrim niteliğinde bir fikir olarak kabul edilir ve elektronik ürünlerin tasarımında uzun ömürlü ve çevre dostu yaklaşımların önemini ortaya çıkarır.
Hakkens’in bir diğer büyük ve önemli projesi Precious Plastic’tir. Hakkens’in projeleri, tasarım ve teknoloji aracılığıyla çevresel sorunları ele almanın yanı sıra topluluk oluşturmanın önemini de vurgular.
Precious Plastic: Küresel Hareket
Precious Plastic, 2012 yılında Hakkens’ın bir üniversite projesi olarak başladı. Ancak bu universite projesi, kısa sürede global bir harekete dönüştü. Precious Plastic’in misyonu, plastik atıkları azaltmak ve toplumu bilinçlendirmek. Precious Plastic, sadece geri dönüşüm makineleri geliştirmekle kalmıyor; yeni biyolojik olarak çözünür malzemeler geliştirmek, sıfır atık yaşam tarzlarını benimsemek ve plastikle mücadele etmek için insanları bir araya getirerek küresel bir etki oluşturmaya çalışıyor. Precious Plastic, insanların bu değişimi mümkün kılacak en önemli faktör olduğunu savunarak Reppatch ile benzerleşen misyonu kolektif bilince dikkat çekiyor.
Küçük Adımlar Büyük Etkiler
Precious Plastic’in başarı hikayesi, küçük adımlar ile büyük bir etki yaratmak için muhteşem bir ilham kaynağı. 2012 yılında başlayan bu oluşum, 2013’te ilk versiyonun tanıtılmasıyla ivme kazandı. Sadece bir yıl sonra, dünyanın dört bir yanındaki insanlar bu makinelere merak salarak kendi yerel topluluklarında çoğaltmaya başladı. Bu başarı, projenin yüksek potansiyelini ortaya koydu ve Hakkens, 2015 yılında ekibiyle birlikte ikinci versiyon üzerinde çalışmalarına başladı. 2016’da ise Precious Plastic Version 2 tüm dünyaya tanıtıldı ve bu sefer internetin gücüyle çok daha geniş kitlelere ulaştı.
2017 yılı, Hakkens ve ekibi için bir dönüm noktası oldu. Versiyon 3’ü geliştirirken, sadece makineleri değil, aynı zamanda bu makinelerle çalışmak için daha fazla teknik sunmaya odaklandılar. Versiyon 3’ün lansmanı ile Precious Plastic topluluğu olgunlaştı ve global bir hareket haline geldi. Ayrıca artık topluluğun üyelerinin kendi yaratıcılıkları ile yeni ürünler ortaya çıkarması daha kolaydı.
2018 yılında, büyüyen ekibiyle 4. versiyon üzerinde çalışmaya başladılar. Yeni makineler, teknikler ve plastik atık sorununu çözmek için stratejiler geliştirildi. Son olarak, 2020 yılında Precious Plastic Universe tanıtıldı ve bu sistem, küresel alternatif bir geri dönüşüm sistemi olma hedefiyle yoluna çıktı.
Precious Plastic ve Reppatch’in Ortak Üyeleri
Precious Plastic’in global hareketi, Türkiye’de de etkileyici çalışmalara sebep oluyor. Precious Plastic Turkey, P-Lab ve Plastic Lab, plastik atık sorununu çözmek için yerel düzeyde büyük adımlar atan önemli markalar arasında üstelik Precious Plastic ve Reppatch’in ortak üyeleri.
Precious Plastic Turkey: Haluk tarafından kurulmuştur ve Türkiye’de plastik atık sorununa karşı yürütülen ilk yerel Precious Plastic hareketini temsil ediyor. Haluk, işinden kalan zamanını bu harekete adadı ve HDPE plastik atıklarını özel tasarım dekorasyon ürünlerine dönüştürüyor. Precious Plastic Turkey, sadece üretim yapmakla kalmıyor, aynı zamanda hammadde tedariği ve geri dönüşüm konusunda da yerel topluluklara destek oluyor.
P-Lab: P-Lab, plastik tüketiminin doğaya olan etkisini azaltmak ve bu konuda bireyleri bilinçlendirmek amacıyla kuruldu. Marka kurucusu Niyazi, etkinliklerde yer alarak plastik ekosistemini değiştirmeyi hedefliyor. Ürettikleri dayanıklı ve çevreci ürünlerle dikkat çeken P-Lab, nesli tükenmekte olan hayvanların isimlerini verdikleri anahtarlıklarıyla büyük bir sosyal mesaj veriyor. Plastik sorununa çözüm arayışındaki bu marka, Ar-Ge çalışmalarıyla geleceğe umut olmak için çalışıyor.
Plastic Lab: 2021 yılında Işıl Ergincan tarafından kurulan Plastic Lab, Türkiye’nin ilk plastik malzeme atölyesi olarak öne çıkıyor. Bu atölye, sürdürülebilirlik bilincini artırmak için malzemeleri tanıtan ve toplumu bilinçlendiren eğitimler ve workshoplar düzenliyor. Plastic Lab, farkındalık yaratma amacıyla çıktığı bu yolda, Türkiye’de sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeye katkıda bulunmak için çalışıyor.
Birlikte Daha Güçlüyüz
Precious Plastic’in hikayesi, bir kişinin vizyonunun nasıl global bir harekete dönüşebileceğinin en güzel örneklerinden biri. Dave Hakkens ve muhteşem ekibi, plastik atık sorununa karşı verdikleri bu mücadelede sadece teknolojiyi değil, insanları da merkezine koyarak kolektif bir hareketin öncüsü oluyor. Reppatch olarak bizler de bu muhteşem oluşum ile aynı değerleri paylaşmaktan gurur duyuyoruz. Hakkens’in dediği gibi: “Küçük adımlar, milyonlarca kez tekrarlandığında büyük bir değişim yaratabilir.” Biz de bu yolda, birlikte daha güçlü ve başarılı olduğumuza inanıyoruz.