Emirates, 1985 yılında Dubai’de kurulmuş bir havayolu şirketidir. Kuruluşundan bu yana hızla büyüyerek, 85 ülkede 158 konuma uçuş gerçekleştiren ve 269 uçaktan oluşan bir filoya sahip olan dünyanın en büyük uluslararası havayolu şirketlerinden biri haline gelmiştir. Filosunda Airbus A380 ve Boeing 777 gibi geniş gövdeli uçaklar bulunan Emirates, genel olarak lüks hizmet anlayışı ve küresel bağlantı ağıyla tanınır.
Emirates’in kabin atıklarını el emeği çocuk çantalarına dönüştürme projesi, havacılık sektörünün karbon yoğunluğunu tek başına azaltmasa da “atığın değersizleşmesini sorgulatan” güçlü bir örnek teşkil ediyor ve böyle güçlü bir markanın da ileri dönüşümü nasıl desteklediğini gözler önüne seriyor. 2023’te dünya genelinde havacılık kaynaklı CO₂ emisyonları neredeyse 950 Mt’yi buldu ve bu, küresel enerji kaynaklı emisyonların %2,5’ine karşılık geliyor.* Ortalama bir yolcu, saatte yaklaşık 90 kg CO₂ salarak uzun menzilli uçuşları karbon açısından son derece yoğun hale getiriyor.* Bu büyüklükte bir sektörün içinde, Emirates’in 50.000 kg’ın üzerindeki malzemeyi ileri dönüştürme çalışması gerçekten de sembolik kalabilir; ancak benzer örnekler çoğaldığında, hem döngüsel ekonomi hem de toplumsal farkındalık anlamında gerçek etkiler yaratma potansiyeli taşıyor.
Emirates Projesi ve Sembolik Değeri
Emirates, 191 uçağının kabin içi yenileme sürecinde ortaya çıkan 50 tondan fazla kumaş ve deri malzemeyi çöp sahalarına atmak yerine, bunları el yapımı çocuk çantalarına dönüştürmeyi seçti. Projeye göre, bugün itibarıyla 22 A380’den çıkarılan 5 ton koltuk kumaşı, atölyedeki terziler tarafından titizlikle temizlenip dezenfekte edilerek, yeni astar ve fermuar eklenip yeni bir hayat kazandırılıyor. Bu kumaşlar, %95 yün ve %5 naylondan oluşan, Almanya ve İrlanda menşeli, düz dokuma yapısıyla dikkat çekiyor ve dayanıklı özellikleri sayesinde çocuklar için ideal bir seçenek sunuyor.

Çantaların dağıtımı, Emirates’in Kurumsal İletişim, Pazarlama ve Marka ekiplerinin koordinasyonunda, Afrika ve Asya’daki çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği içinde gerçekleştirildi. Asya’da ve Hindistan’da Smile Foundation, Bangladeş’te Kanan, Thikana (Shelter Home) ve Ahsania Mission Shishu Nagari, Pakistan’da ise SOS Children’s Villages gibi kuruluşlarla ortaklık kurularak, toplamda 700 çanta ihtiyaç sahibi çocuklara ulaştırıldı. Afrika’da ise Zimbabve’de St Marcellin’s Children’s Village Trust ve Rose of Sharon, Zambiya’da Kucetekela Foundation ve Alliance for Children Everywhere, Etiyopya’da ise Bravehearts Ethiopia ve Roots Ethiopia gibi kuruluşlarla iş birliği yapılarak, 1.300’den fazla çanta dağıtımı gerçekleştirildi.*
Bu adım, Emirates’in 2023–24 mali yılında taşıdığı 51,9 milyon yolcu göz önüne alındığında, emisyonları doğrudan düşürmüyor; ancak yazımızın başında da belirttiğimiz gibi bu çalışma güzel bir başlangıç noktası.
Reppatch Radarından Atıktan İlham Alan Örnekler
Büyük şirketler ve oluşumlar, ileri dönüşüm denildiğinde el işçiliğine dayalı bir üretim süreci olduğu için, etkisini küçümsüyor. Reppatch olarak radarımıza takılan ve gerçekten dönüşümün sadece malzeme değil, algı dönüşümü de olduğunu kanıtlayan birkaç ilham verici örneği sizinle paylaşmak istiyoruz.
Patagonia Worn Wear – Tamir Et, Tekrar Giy
Patagonia, “Worn Wear” programıyla bize şunu söylüyor: “Her yırtık, bir anı; her tamir, bir değer.” 2023’te yalnızca Reno’daki onarım merkezlerinde 63.000’den fazla kıyafet tamir edilmiş. Bu sayı, aslında her biri çöpe gitmekten kurtulan ve yeni bir yaşam kazanan 63.000 parça anlamına geliyor. Üstelik iFixit’le ortak geliştirdikleri onarım rehberleri sayesinde kullanıcılar kendi tamirlerini de yapabiliyor. Yani sadece ürünler değil, bilinçler de onarılıyor.
Nike Grind – Ayakkabılar Parklara Dönüşüyor
Nike’ın “Move to Zero” (Sıfıra Doğru Hareket) stratejisi kapsamında hayata geçirdiği Nike Grind programı, hem üretim artığı hem de kullanılmış spor ayakkabıların plastik kısımlarını granül hale getirerek spor sahaları, zeminler ve yeni ürünlerin hammaddesi olarak kullanıyor. 2023’te bu sistem sayesinde sadece karbon salımı azaltılmadı; 1,5 milyon çift ayakkabı hayata döndü. Sporun kendisi gibi bu program da sürdürülebilirliği temsil eden bir sistem kurmuş gibi gözükse de Nike’ın 800 milyon çiftten fazla ayakkabı ürettiği gerçeğinin karşısında büyük bir etki oluşturduğu söylenemez. Yine de her zaman söylediğimiz gibi, güzel bir başlangıç.
Reppatch x Aksa Jeneratör

2024 yılında Reppatch olarak, Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen jeneratör üreticilerinden Aksa Jeneratör ile iş birliği içinde özel bir ileri dönüşüm projesi gerçekleştirdik. Şirketin lojistik süreçlerinden çıkan 2 ton atığı, çöpe gitmek yerine çalışanlara hediye edilen işlevsel ürünlere dönüştürdük. Bu iş birliği yalnızca atıkları yeniden değerlendirmekle kalmadı; aynı zamanda şirket çalışanları için farkındalık yaratan, günlük yaşamda kullanılan ve çevresel sorumluluk taşıyan ürünlere dönüştü. Kurum içi sürdürülebilirlik kültürünün gelişmesi açısından da güçlü bir örnek oldu.
Örneklere bakacak olursak her bir atık, doğru tasarımla hem estetik hem işlevsel hem de farkındalık yaratıcı bir objeye dönüşebilir.
Hayal Etmekten Korkma: Emirates Örneğiyle İleri Dönüşümün Gerçek Potansiyeli
Biraz da hayal edelim ama verilere dayanarak hayal edelim. Emirates Havayolu’nun “Aircrafted KIDS” adlı ileri dönüşüm projesi tam da bu noktada güzel bir başlangıç noktası oluşturabilir. Kullanılmayan uçak içi kumaşlardan çocuklar için çanta üretiyorlar. 22 uçaktan çıkan 5 ton kumaşla 5.000 çanta üretmişler bile! Peki ya bu proje tüm filoya yayılsa?
- Emirates filosundaki 191 uçaktan 50 ton kumaş çıkabilir.
- Bu kumaşlarla 100.000 çocuk çantası üretilebilir.
- Her çanta geleneksel üretime göre 0,7 kg daha az karbon salınımıyla üretiliyor.
- Yani toplamda 69 ton CO₂ tasarrufu yapılabilir.
- Üstelik bu çantalarla 100.000 çocuğun eğitimi desteklenmiş olur.
Peki ya diğer havayolları da aynı yolu izlese? Beş büyük havayolu katılsa:
- 250 ton kumaş → 500.000 çanta → 345 ton CO₂ tasarrufu!
- Yarım milyon çocuğa eğitim desteği ve daha az atık…
İşte bu yüzden biz her zaman söylüyoruz: İleri dönüşüm sadece atığı değerlendirmek değil; geleceği yeniden şekillendirmektir. Sadece malzemeyi değil, bakış açımızı da dönüştürür.