B Corp, kar amacı güden şirketlerin sıradan ve kar odaklı çalışmalarının ötesinde topluma, çalışanlarına, çevreye ve tüm paydaşlarına karşı sorumluluk aldığını belgeleyen bir sertifikadır. Bu sertifika, şirketin yalnızca finansal performansına değil; sosyal ve çevresel etkilerine, yönetişim yapısına, şeffaflığına ve hesap verebilirliğine odaklanılarak verilir. Böylece şirketler, “sadece para kazanma” değil; “sorumlu, adil, şeffaf ve sürdürülebilir bir iş modeli” benimsediklerini belgelemiş olurlar.
B Corp, etik, sosyal ve çevresel sorumluluğu kurumsal düzeyde tanıyan, tüm paydaşları gözeten bir şirket anlayışını temsil eder. Sadece bir “yeşil pazarlama” logosu değil, belgelendirilmiş bir taahhüt sistemidir fakat birçok sistemde olduğu gibi tüketici olarak sorgulamamız gereken yanları da vardır. Bu yazımızda tüm detayları ile B Corp sertifikasını inceleyeceğiz.
Kim, Ne Zaman, Neden Kurdu?
B Lab, B Corp sertifikasyon sürecini yürüten, kar amacı gütmeyen uluslararası bir organizasyondur. 2006 yılında temelleri atılan kuruluşun amacı “iş dünyasında sadece kar odaklı değil toplum ve gezegen için de değer üreterek çalışma” anlayışını yaymaktı.
İlk B Corp sertifikaları 2007’de verilmeye başlandı. O günden bugüne B Lab, şirketleri yalnızca finansal performans ile değil; çevresel etkiler, sosyal sorumluluk, yönetim, tedarik zinciri gibi birçok alanda değerlendirerek sertifikalandırmaktadır.
B Corp Sertifikasyon Süreci
B Corp olmak isteyen bir şirket şu adımlardan geçiyor:
- B Impact Assessment (BIA — Etki Değerlendirmesi): Şirket; yönetişim, çalışanlar, topluluk & tedarik zinciri, çevre, müşteriler gibi alanlarda kapsamlı bir değerlendirmeye giriyor. Bu değerlendirme, şirketin operasyonlarını, iş yapış şeklini, çevresel ve sosyal etkilerini ölçüyor.
- Puanlama / Temel Uyum: Geleneksel sistemde, B Impact Assessment üzerinden maksimum 200 puan üzerinden en az 80 puan almak gerekiyordu. Ancak 2025 itibarıyla sistem değişti: puan bazlı esnek sistem yerine, şirketlerin tüm temel alanlarda minimum “zorunlu standartları” karşılaması bekleniyor. *
- Risk Değerlendirmesi & Şeffaflık: Şirketin faaliyet alanı, tedarik zinciri yapısı, üretim süreçleri gibi unsurlar “risk değerlendirmesine” tabi tutuluyor. Ayrıca şirketin şeffaflık, hesap verebilirlik ve kurumsal yönetişim taahhütleri inceleniyor.
- İmzalanan Taahhüt / Hukuki Yapı (Governance & Purpose): Şirket, karar alma süreçlerinde sadece kardan değil, paydaşlardan yana davranmayı taahhüt etmeli ve bu kurumsal tüzüğe yansıtılmalı. Bazı ülkelerde bu taahhüt hukuki değişiklik gerektiriyor; eğer yasal zeminde mümkün değilse, şirket “B Corp Agreement” imzalıyor.
- Yeniden Sertifikasyon / Sürekli İyileşme: Sertifika bir kerelik değil; genelde üç yılda bir yeniden değerlendirme ve güncel standartlara göre sertifikanın yenilenmesi gerekiyor. Bu, şirketlerin sürekli olarak performanslarını gözden geçirmesini sağlıyor.
2025’te yapılan en önemli yenilik: B Lab Europe ve B Lab Global, standartlarını yeniledi ve daha katı, ölçülebilir, izlenebilir kriterler getirildi. Yeni standartlarda özellikle çevresel sorumluluk, iklim eylemi, tedarik zinciri şeffaflığı, yönetim, çevre ve sosyal etki kadar “zarar verme potansiyeli olan risk”lerin de değerlendirilmesi öne çıktı.
Bu yaklaşım, B Corp’un sadece “iyi niyet + pazarlama” değil; “hesap verebilir, şeffaf ve etik” bir model olma iddiasını güçlendiriyor.

Çevresel Sorumluluk Kriterleri
B Corp sertifikasının çevresel sorumluluk ayağındaki kriterleri önceki yıllara göre 2025 güncellemesiyle çok daha net, iddialı ve kapsamlı hale geldi. Aşağıda bu kriterlerin neler olduğuna dair somut bilgiler:
Yeni Standartlar & Zorunluluk:
- 2025’te yayınlanan yeni standartlar (B Lab Standards V2.1) tüm şirketler için minimum performans gereklilikleri getiriyor. Eski esnek, puan-temelli sistem yerini “temel uyum + sürekli iyileşme” modeline bırakıyor.
- Bu standartlar, özellikle çevresel sorumluluk ve iklim eylemi konularını kapsıyor.
Çevresel Sorumluluk Değerlendirme Kapsamı
Şirketler değerlendirilirken aşağıdaki çevresel ve sorumluluk kriterleri inceleniyor:
- Karbon ayak izi ve sera gazı emisyonu (GHG): Şirketler, emisyonlarını ölçmek, raporlamak ve azaltmaya yönelik planlar hazırlamak zorunda.
- Ekolojik etkiler & döngüsellik: Üretim süreçleri, kaynak kullanımı, su tüketimi, atık yönetimi, ambalaj, geri dönüşüm, tedarik zinciri malzeme seçimleri gibi unsurlar gözden geçiriliyor. Şirketten beklenen: zararı minimize etme, sürdürülebilir tedarik, atık ve atık sonrası süreç yönetimi.
- Tedarik zinciri & hammadde kaynaklarının şeffaflığı: Hammaddelerin nereden geldiği, tedarikçilerin çalışma koşulları, üretimin çevresel/sosyal etkileri gibi konular inceleniyor.
- Şeffaflık & hesap verebilirlik: Sertifikalı şirketler, çevresel/sosyal performanslarını, sera gazı envanterlerini, eylem planlarını (örneğin iklim eylemi planı) ve sürdürülebilirlik politikalarını kamuoyuna açıklamalı. Bu şeffaflık, tüketici ve paydaşların denetimini mümkün kılıyor.
- Kurumsal yönetişim & paydaş odaklı karar alma: Şirketin tüzüğü, karar alma mekanizmaları, yönetim yapısı gibi konular da inceleniyor. Buradaki amaç, sadece kar odaklı değil; çalışanlar, topluluk ve çevre gibi paydaşları da gözeten bir yönetişim sistemi.
Süreç & Denetim
- 2025 yenilemesiyle birlikte B Lab, üçüncü taraf doğrulama ve bağımsız denetim modeline geçmeyi açıkladı. Yani şirketlerin kendi bildirimleri dışında, bağımsız denetleyiciler tarafından da performans, şeffaflık ve uyum kontrolü yapılacak.
- Bu değişim; B Corp’un güvenilirliğini artırma, yeşil yıkama eleştirilerine karşı şeffaflık ve hesap verebilirlik sağlama amacı taşıyor.
Neden Her B Corp Mükemmel Değil?
Her ne kadar B Corp sertifikasyonu önemli bir adım olsa da, bu sistemin eleştirildiği ya da sorgulandığı bazı noktalar var. Bunları bilmek, hem tüketici hem de marka bağlamında gerçekçi olmak için kritik:
- 2025’te yapılan standart güncellemesi, B Corp içindeki deneyimi yaşayan bazı markaların süreçten çekilmesine ya da “yeniden değerlendirme yapacağız” açıklamalarına neden oldu. Bu da sertifikasyonun statik değil dinamik, değişen bir süreç olduğunu gösteriyor.
- Bazı eleştirmenler, geçmişte B Corp sertifikası almış büyük şirketlerde tedarik zinciri, atık, tek kullanımlık ambalaj gibi konularda yeterince radikal iyileşme olmamasını; ya da sertifikanın “etiket” olarak kullanılarak, gerçek çevresel/sosyal sorumluluk yerine pazarlama amaçlı kullanılmasını sorguluyor.
- İçki, alkol, yüksek tüketim maddeleri gibi sektörlerde: Sertifika şirketin tedarik, üretim ve yönetim süreçlerini değerlendiriyor; ama ürünün kendisi, ambalajı, tüketim sonrası atığının nereye ve nasıl gittiği gibi konular yine de tartışmalı kalabilir. Bu durum, B Corp’un “etki azaltımı” aracı olduğunu; “etki ortadan kaldırma” değil bir ölçüde “zararı minimize etme” hedeflediğini hatırlatıyor.
- Daha da önemlisi: sertifika alsa bile şirketin politikalarını, raporlarını ve taahhütlerini düzenli olarak takip etmek; yeşil iddiaları sorgulamak; bağımsız değerlendirmelere ve şeffaflığa odaklanmak gerekiyor. Aksi halde sertifika, sadece bir logo ya da pazarlama aracı gibi kalabilir.
Bu eleştiriler, B Corp’un mantığını ve potansiyelini küçültmek için değil; onu doğru kullanmak, doğru okumak ve gerçek etki için dikkatli olmak gerektiğini gösteriyor.
B Corp Nedir?
Bir referans ama kesin garanti değildir.
B Corp sertifikası, modern iş dünyasında “bilinçli, sorumlu ve şeffaf iş modeli” arayanlar için güçlü bir referans. Şirketlerin finansal başarı kadar çevre, topluluk ve çalışanlar açısından da sorumluluk alabileceğini gösteriyor; tedarik zincirinden ambalaja, üretimden yönetim yapısına kadar geniş bir değerlendirme alanı sunuyor.
Ancak bu, her zaman mükemmellik ya da “tam sürdürülebilirlik” anlamına gelmiyor. Sertifika, bir başlangıç veya bir taahhüt. Gerçek etki; şirketin bu taahhütleri ne kadar ciddiye aldığına, şeffaflık ve hesap verebilirlik düzeyine, tedarik zincirinden satış sonrası döneme kadar bütün bir ekosisteme bağlı.
2025’te yapılan güncellemeler bu taahhüdü daha sağlam hale getirdi fakat bu, “Sertifika aldı = sorunsuz” demek için yeterli değil. Eleştirel bakış, takip ve şeffaflık hala şart.
Bu yazı, B Corp’un ne olduğunu, nasıl çalıştığını ve hangi alanlarda ciddi bir sorumluluk mekanizması sunduğunu anlatmayı hedefledi. Ama nihai değerlendirme, tıpkı senin gibi bilinçli tüketicilere, girişimcilere ve topluluklara kalmış.
