loader image
atiksiz-gezegen-reppatch-academy-blog

Bilinçlen, bilinçlendir:

atiksiz-gezegen-reppatch-academy-blog

Atıksız Gezegen

Atıksız gezegen başlıklı yazımızda, bu kavramın derinliklerine inmeden önce atık kelimesinin anlamını iyice anlamamız gerekiyor. Atık; üretim ya da tüketim süreçlerinden dolayı ortaya çıkan, işlevini yitirmiş ve genellikle çevreye zarar verme potansiyeli taşıyan maddelerdir. Gıdadan tekstile, kimyasallardan elektroniğe kadar pek çok farklı atık türü, modern yaşamın kaçınılmaz bir unsuru haline gelmiştir. Atığın temel sorunu, doğaya veya sisteme tekrar kazandırılamaması ve birikerek ekosisteme, sağlığa ve iklime zarar vererek gezegenimizi olumsuz etkilemesidir. Dünya çapında her yıl 2 milyar tondan fazla kentsel katı atık üretiliyor ve bunun yalnızca %13’ü geri dönüştürülüyor.* 2 milyar ton dediğimizde miktarın ne kadar fazla olduğunun anlaşılması için şu örneği verebiliriz; bu kadar atıkla, tüm İstanbul Boğazı’nı 2 metre kalınlığında atıkla doldurabilirsiniz.

Peki, bu büyük problem nasıl oluştu? Daha da önemlisi, atık sadece insana mı özgü ve insan faaliyetleri sonucu mu ortaya çıktı?
Doğaya baktığımızda atık kavramının yalnızca insana ait olduğunu fark ederiz. Bir ağacın düşen yaprağı mikrobiyal faaliyetlerle toprağa karışır; bir hayvanın dışkısı başka bir canlının besin kaynağı olur. Doğa mükemmel bir döngüyle çalışır. Gezegenler, yıldızlar, galaksiler – hiçbiri doğaya çöp veya atık bırakmaz. Ancak insanoğlu, bu doğal döngünün dışına çıkarak hem Dünya’da hem de uzayda kalıcı atıklar üretmeye başladı. 

Uzaydaki İzlerimiz: Kozmik Atıklar ve Riskler

İlk yapay uydu Sputnik 1’in fırlatıldığı 1957’den bu yana uzaya gönderilen binlerce uydu, roket parçası ve görev dışı ekipman, bugün uzay çöplüğü olarak bilinen tehlikeli bir birikime dönüştü. NASA’ya göre uzayda yaklaşık 170 milyon parça atık dolaşıyor ve bu atıklar hem yeni görevleri riske atıyor hem de gelecekteki uzay keşiflerini tehdit ediyor.* Doğal döngüye olan etkisi ise henüz konuşulmuyor, önemli olan insanlığın uzayı daha çok keşfedebilmesi…

İnsanlık uzaya çıktıkça, geride bıraktığı atıkları da maalesef ki beraberinde götürüyor. Roket kademeleri, eski uydular ve düşen araç parçaları gibi insan yapımı kalıntılar, uzayda birikir ve Kessler Sendromu riskini artırır. Bu senaryo, alçak Dünya yörüngesindeki çöplerin kritik seviyeye ulaşmasıyla, çarpışmaların zincirleme reaksiyonlara yol açıp daha fazla enkaz üretmesini öngörür. Sonuçta, bu süreç uzay faaliyetlerini tamamen sürdürülemez hale getirebilir.

Dünya ve Atıksız Gezegen Yorumu

Gelelim evimize, Dünya’ya. Plastik atıklar, elektronik çöpler, tekstil fazlalığı, gıda israfı tür tür atılar…
Dünya Bankası’nın verilerine göre:

  • 2050 yılına kadar yıllık atık üretimi %70 artacak.
  • Her yıl yaklaşık 11 milyon ton plastik okyanuslara karışıyor.
  • Tekstil endüstrisi yılda 92 milyon ton atık üretiyor.

Görünüşe göre gezegenimiz, her geçen gün daha çok atık ile boğuluyor.

  • Her yıl 11 milyon ton plastik okyanus tabanına inerek deniz canlılarını ve su kalitesini tehdit ediyo
  • Hızlı moda kaynaklı olarak her yıl 92 milyon ton tekstil atığı üretiliyor; bu miktarın 2030’da 134 milyon tona ulaşması bekleniyor.
  • 2022’de sadece %22,3’ü resmi olarak toplanıp geri dönüştürülen e‑atık miktarı, 62 milyar USD değerinde hammaddeyi kayıp bırakıyor.*

Bu rakamlar, Dünya’nın atık ile boğuştuğunu; hem yeryüzünde hem de deniz ve okyanuslarda atıkların kontrolsüzce biriktiğini açıkça gözler önüne seriyor.

Atıksız Gezegen için Geri Dönüşüm ve Bilinç Artışı: Ne Kadar İlerledik?

Avrupa Birliği’nde Ambalaj Geri Dönüşümü

2022’de AB ülkeleri ambalaj atıklarının ortalama %55’ini geri dönüştürdü; 2025 hedefi ise %65.*

Türkiye’de Atık Yönetimi

Türkiye’de 2022’de atıkların %13,5’i depolama ve sahalara gönderim yerine kontrol altındaki tesislere yönlendirildi; geri dönüşüm oranı ise yaklaşık %30 düzeyinde.*

Kâğıt ve Karton

ABD’de 2023’te 46 milyon ton kâğıt geri dönüştürüldü; kâğıt ambalaj geri dönüşüm oranı %71–76 aralığında seyretti.*

Bu veriler, geri dönüşüm altyapısının ve bireysel bilincin yavaş da olsa geliştiğini ortaya koyuyor. Ancak hâlâ atıkların yarıdan fazlası depolama veya yakma yoluyla bertaraf ediliyor. Depolama, insanlık olarak atıkları geleceğin problemi haline getirmemize ve bertaraf etme de atmosfere daha çok karbon salınımı yapmamıza sebep oluyor.

Greenwashing Tehdidi: “Yeşil” Söylem mi, Gerçek Dönüşüm mü?

Greenwashing, şirketlerin çevre dostu imaj çizip somut adım atmamasıdır. Yaptığımız araştırmalar doğrultusunda, 2023’te greenwashing davaları bir miktar azalsa da, yüksek şiddetli vakalar %114 artmış ayrıca bankacılık ve finans sektöründe 2022–2023 döneminde greenwashing iddiaları %70 yükselmiş.
Bu durum, tüketicinin doğru tercihler yapmasını fazlasıyla zorlaştırıyor; gerçek sürdürülebilirlik ancak şeffaflık, bağımsız denetim ve tüketici eğitimi ile sağlanabilir.

Atıksız Gezegen, Hepimizin Sorumluluğu

“Atıksız gezegen” bir ütopya değil; doğru politika, ileri teknoloji ve kolektif bilinçle inşa edilebilir bir vizyondur. Peki kim, ne yapabilir?

  • Birey: Tüketim alışkanlıklarını sorgulasın ve değiştirsin, greenwashing çalışmalarının farkında olsun.
  • Şirket: Gerçek döngüsel tasarım ve üretim uygulamalarını tüm süreçlerinde benimseyip şeffaf raporlama yapsın.
  • Kamu: Atık yönetimi altyapısına, eğitim programlarına ve Ar‑Ge’ye yatırım yapsın.

Bu üç ayaklı yaklaşım, “atıksız gezegen” hedefine ulaşmamızı sağlayabilir. Rakamlar her ne kadar ürkütücü olsa da, attığımız her adım büyük bir etkinin tohumu olacaktır.

waste-free-planet-reppatch-academy
Görsel, yapay zeka tarafından hazırlandı.
Reppatch
Uzman araştırmacı sosyoloğumuz ile birlikte gerçekleştirdiğimiz ‘Sürdürülebilir Davranış Analizi’ araştırmamıza katılıp, kitlelere rehber olacak bu çalışmaya destek olmak ister misin?

İlgini çekebilecek diğer yazılar: